Kuzey Avrupa’nın özgürlükler şehri: Amsterdam

Özgür olmayı tüm hücrelerinizde hissedeceğiniz bir şehir Amsterdam. Eğlence, kültür sanat, mimari, kanallar neyi görmek istiyorsanız içinde çokça barındırıyor. Sanki Kuzey Avrupa’da değilmişte Akdeniz’de bir yerdesiniz gibi canlı, enerjik ve samimi bir havası var. Ne iş yaparlarsa yapsınlar mutlu olan insanları görmek, çılgınca eğlenmek, kanalların manzarasına dalıp gitmek, bisiklet kiralayıp şehir turu yapmak, Kuzey Avrupa’nın en büyük müzelerini gezmek istiyorsanız Amsterdam tam size göre bir şehir.

Nasıl giderim?

İstanbul’dan Amsterdam uçakla ortalama 3.5 saat sürüyor. Amsterdam Schiphol Havalimanı oldukça büyük bir havalimanı ve şehir merkezine gidebilmeniz için bir çok seçenek var. Bunların en hesaplı ve hızlı olanı şüphesiz ki trenler. Havalimanından tek yön 5.9 Euro ya alabildiğiniz biletle şehir merkezine kolayca ulaşabilirsiniz. Şehir içinde toplu taşıma kullanmayı ve müzeleri gezmeyi düşünüyorsanız havaalanından i love Amsterdam kart almanız faydalı olacaktır. Çünkü ulaşım ve müze girişleri epeyce pahalı ve bu kart sayesinde 70 ten fazla müzeye giriş sağlayıp, kanal turu yapabilir ve şehirdeki tüm toplu taşıma araçlarını ücretsiz olarak kullanabilirsiniz. Bununla birlikte şehir merkezine otobüsle de ulaşabilirsiniz ancak hem süre olarak uzun hem de fiyat olarak trene göre oldukça pahalı bir seçenek. Taksi kullanmak isterseniz havaalanının çıkışından taksiye binerek şehir merkezine ulaşabilirsiniz.

Neye ihtiyacım var?

Hollanda, Avrupa Birliği üyesi olduğundan ülkeye girmek için bordo pasaportlu Türk vatandaşlarının Schengen vizesine sahip olmaları gerekiyor. Yeşil pasaportunuz varsa vize almanıza gerek yok.

Ne zaman gitmeliyim?

Amsterdam her mevsimde gezilebilecek bir şehir. Kasım’dan Mart ayına kadar çok soğuk olmakla birlikte Avrupa’da kar beyazının en çok yakıştığı şehir Amsterdam. Nisan – Mayıs aylarında ise baharın canlı renkleriyle adeta görsel bir şölen sunan Amsterdam sokaklarında gezmek çok keyifli olacaktır. Bununla birlikte her yıl Nisan ayında Avrupa’nın en büyük şehir festivali olan Kralın Günü kutlamaları düzenleniyor. Turuncu rengin tema olarak kullanıldığı bu çılgın ve eğlenceli festival 2024 yılında 27 Nisan da yapılacak. Şehirde inanılmaz bir turist yoğunluğu olacağı için eğer bu tarihlerde seyahat planlıyorsanız mutlaka aylar öncesinden konaklamanızı ayarlamalısınız. 27 Nisan Hollanda’da resmi tatil olduğu için bir çok turistik nokta kapalı olacaktır. Seyahatinizi bir gün öncesi yada sonrasını kapsayacak şekilde planlarsanız sadece festivale katılmakla kalmayıp diğer günlerde turistik noktaları da gezmiş olursunuz.

Nerede konaklamalıyım?

Amsterdam dakonaklama oldukça pahalı. Seyahat bütçenizin neredeyse yarısını konaklama için ayıracağınızı belirtmekte fayda var. Özellikle şehrin en canlı ve hareketli bölgesi olan Dam meydanında konaklamak istiyorsanız epeyce yüksek bir bütçe ayırmanız gerekebilir. Bununla birlikte Merkez İstasyon bölgesinde çok sayıda konaklama alternatifi bulunmakta, Dam Meydanına göre küçükte olsa fiyat avantajı sağlayan otelleri bu bölgede bulmanız mümkün. Bohem atmosferi ile Jordaan bölgesi, sanatın kalbi olarak sayılabilecek Müzeler bölgesi, sessiz sakin ve yeşile doyacağınız Plantage bölgesi de konaklama için değerlendirebileceğiniz bölgelerden. Hangi bölgeyi seçerseniz seçin konaklamanızı seyahat tarihlerinizden çok önce ayarlamayı unutmayın. Değişik bir deneyim yaşamak istiyorsanız kanallarda demirleyen Bot Otellere de göz atabilirsiniz.  

Nereleri gezmeliyim?

Amsterdam’da gezilecek yerler birbirine yakın. 2 günlük bir gezide başlıca turistik noktaları yürüyerek ya da bisiklet kiralayarak görebilirsiniz. Muhtemelen büyüleyici sokaklarda kaybolmak bile size yetecektir bu şehirde, ancak gezilecek başlıca noktaları şu şekilde listeleyebiliriz:

Dam Meydanı

Van Gogh Müzesi

Vondelpark

Anne Frank Evi

Amsterdam Kraliyet Sarayı

Çiçek Pazarı

Brouwerij’t IJ Bira Fabrikası

Rijksmuseum

Begijnhof

Red Light Distirct

Jordaan Bölgesi

Leidsplein Bölgesi

Rembrandplein Meydanı

Heineken Experience

Bonus: Şehirde 3 günden fazla zamanınız varsa trenle ya da otobüsle yaklaşık bir saate ulaşabileceğiniz Zandaam, Edam, Volendam yada Geithoorn’u listenize almak isteyebilirsiniz. 

Nerede, ne yemeliyim?

Amsterdam’da damak zevkinize uygun her türlü yemeği bulmanız mümkün. Ancak şehre gitmişken özellikle denemeniz gereken yerel tatlar var. Her restaurantta kolayca bulabileceğiniz bitterballen adı verilen mini köfteler ve broodje haring yani ringa balığı bunlarından bazıları. İçi karamel dolgusu ile şerbetlenmiş stroopwafel ı, öğle atıştırmalığı olarak tercih edebileceğiniz mini krepleri, elde yiyebileceğiniz birçok sos seçeneği ile servis edilen patates kızartmasını listenize almalısınız. Özellikle kış aylarında ışıkla süslenmiş standlarda kolayca bulabileceğiniz oliebollen adı verilen soslu hamur kızartması ise denemeden dönmemeniz gereken bir lezzet. Hollanda özellikle peynirleriyle ünlü bir ülke olduğu için her köşe başında bulabileceğiniz peynir satan dükkanlara uğrayıp tadım yapmalısınız. Bununla birlikte Brouwerij’t IJ Bira Fabrikası ndaki 43 çeşit biranın en azından 3-4 tanesi denemeden dönmeyin, pişman olursunuz.

Kiminle gitmeliyim?

Ülkedeki +18 herşeyin yasal olduğu bu şehre çocukla gitmek çok mantıklı olmayacaktır. Amsterdam’ın gece hayatını ve özgürlüğünü yaşamak için seyahatinizi ya arkadaş grubunuzla yada partnerinizle planlayın. Yalnız gezmeyi sevenlerdenseniz de şehrin çok güvenli olduğunu söylemek mümkün.  

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir